Ülkücüler Bu Ülkenin Sigortasıdır

Ülkücüler Bu Ülkenin Sigortasıdır

Varlığım Kudreti Elinde Olan ALLAH’A Hamd Olsun, Tekrardan Yazmak Nasip Oldu.

Çok güzel bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu güzel toprakları bize hediye eden bütün atalarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin bulunduğu konum öylesine muazzam bir noktadır ki Dünya üzerindeki Kara, Deniz ve Hava yollarının tümü bir şekilde Türkiye sınırlarının içerisinden geçmek zorundadır. Bu anlamda Kara ve Hava sınırlarımızın yanında da Mavi Vatan yani deniz sınırlarımızın önemi de çoktur.

Türkler Anadolu’yu öyle kolay yurt edinmedi. Bu topraklar tarihin başladığı yani Tarihe, Tarih dendiği günden beri çok kıymetlidir. Üzerinde yüzlerce kavim yurt kurmak istemiştir. Ancak Türkler kadar sistematik olarak hiçbir kavim Anadolu topraklarında 1000 yıldan fazla bir zaman kalmamıştır. Kalamamıştır. İNŞALLAH kıyamete kadar da bu topraklarda Ezanlar dinmeyecek ve Türk Milleti Ay Yıldızlı Bayrak altında var olacaktır.

Kavimler göçüyle beraber Türkler “Kızıl Elma” ülküsüyle bir de İslam’ın emriyle Cihat bayrağı altında yayılmacı politika uygulamıştır. Bu politikayı uygularken de fetih ettikleri topraklara acı, göz yaşı ya da zulüm götürmemiştir. Aksine gittiği topraklardaki acı, gözyaşı ve akan kanı durdurmuştur. Bugün Osmanlı Sancağı altında 400 yıl kadar yönetilen toprakların hali ortadadır. Araplar sözde bağımsız kendi ırklarına mensup yöneticilerinin idaresi altında yüz yıldır gün yüzü görmemektedir. Bütün yer altı ve yer üstü kaynaklarının tamamı vahşi batı tarafından sömürülmektedir. Oysa ki Türklerin yönetimi altındayken bu bölgelerde her daim barış ve huzur vardı.

Osmanlı Kudüs’ü 400 yıl yönetti. ALLAH aşkına araştırın bu 400 yıl içerisinde Kudüs’te 3 semavi dine ait hangi mabet yıkılmış ya da kapatılmış. Bunun yanında yine bu üç semavi dine mensup insanların tamamı huzur içerisinde bu şehirde 400 yıl yaşamıştır. Yine Osmanlı coğrafyasının içerisindeki başka şehirlerde anı huzur ve barış ortamını görüyoruz. İstanbul’da da durum farklı değildi. İmparatorluk içerisindeki bütün münevver ve eli kalem tutan entelektüel birikimi yüksek insanlar bulunup İstanbul’a davet edilirmiştir. Bu davet esnasında da kişinin ne milletine ne de dinine bakılmıştır. İşte bizim daima övgü ile söz ettiğimiz tarihimiz, Türk töresinin ve yasasının Orta Asya Steplerinden bozulmadan muhafaza edilip getirilmesi sonucudur. Tarihin her döneminde de bu kültürü muhafaza edecek dava adamları var olacaktır. Günümüzde de bu hazinenin muhafazasını Ülkücüler üstlenmiştir.

Ülkücüler Bu Ülkenin Sigortasıdır

Evet Ülkücüler bu ülkenin sigortasıdır. Bu cümle belki son zamanlarda sıradan oldu. Ancak her dönem ülkücüler bu ülkenin birleştirici yapı taşı olmuştur. Siz bakmayın bazılarının anlattığı mafya masallarına, bu kendini bilmez çeteler kendilerine taraf toplamak için iradeleri çelik gibi sağlam ülkücü gençlerden taraftar toplamaya çalışmıştır. Ancak başta Alpaslan Türkeş ve Devlet Bahçeli olmak üzere hiçbir yönetici bu oyunların kurulmasına izin vermemiştir. Biz bu durumu son olarak Fetö Operasyonlarında da gördük. Devlet Bahçeli oyunu en erken fark eden siyasi liderlerden birisidir ve Türkiye’nin bu cendereden çıkmasında büyük payı vardır. 15 Temmuz gecesinde hükümete destek açıklaması yapan ilk liderdir. Kendisinden ALLAH razı olsun.

Evet Müslümanlıkla yoğrulmuş Türk Gençlerinin, adeta bir medrese eğitimi ile milli bilince ulaştığı yerdir “Ülkü Ocakları” İlimizde de durum farklı değildir. Yıllarını bu davaya vermiş, dava adamları en zor günlerde bile davalarını omuzlamış bir santim bile geri adım atmamıştır. Başta MHP Artvin İl Başkanı Serdar Kılınç Olmak üzere birçok Ülkücülük davasına gönül vermiş dava adamları son yıllarda kurulan oyunlara fırsat vermeden Artvin’de teşkilatlarını muhafaza etmiş ve en zor günlerinde yalnız kalsalar dahi kötü emeller güdenlere prim vermemiştir.

İşte bu vesileyle de Cumhur İttifakı bu dava adamlarının sırtında kıyamete kadar devam edecektir. Zaten Türkiye’de Milliyetçi ve Muhafazakarların bir çatı altında toplanması kadar normal bir şey yoktur. Ancak yol uzun, oyunlar çok kirli, Müslüman Türk genci uyanık olacak. Bölgemizin durumu ortada her yerde farklı farklı senaryonlar ve oyunlar kurulmakta. Ancak onlarda biliyor ki Türkiye bir Suriye değil. Bir Filistin değil, Bir Mısır hiç değil. Tük milleti 5000 yıllık devlet geleneğiyle canından çok sevdiği vatan aşkıyla her türlü zorluğa göğüs gerer. Damarlarındaki bütün kanı heba eder de bir santim vatan toprağını kimseye vermez.

Karabağ Çok Önemli

Evet neredeyse 3 asır sonra bir Hristiyan ülkeden topraklarımızı geri aldık. Yaklaşık 300 yıldır ilk kez bir Hristiyan devletten topraklarımızı geri aldık. Bunun ne olduğunu anlamamız lazım. Ermenistan gelişmemiş ve yalnız görünse de dünyadaki bütün Hristiyan ülkelerin göz bebeğidir. Başta Rusya, Amerika ve Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok emperyalist kan emici devletlerin anlaşa bildiği ender konulardan birisidir, Ermenistan. Tabi ki Türkiye’nin siyasi gücü ve Savaş sanayisinin sahaya yansıması sonucunda Azerbaycan Türkü kardeşlerimiz 30 seneden fazla Ermeni İşgali altındaki topraklarını geri aldılar. Bugün Türk Subaylarının yetiştirdiği Azerbaycan Askeri ile kurmay Türk Askeri sahada destanlar yazdı. Mübariz’in kanı yerde kalmadı.

Bu vesileyle belirtmek isterim ki Dolar, Euro falan filan İsterse 100 Tl olsun. Ancak ALLAH bizi vatansız bırakmasın. Türlü türlü oyunlarla yapamadıklarını Ekonomi ile yapmak istiyorlar ama ALLAH büyük ya yine bir çıkış kapısı veriyor ve Yer altı zenginliklerini Türk Milletine hediye ediyor. Yeni bulunan Doğalgaz rezervi ülkemize hayırlı olsun. Göreceksiniz çok yakın tarihte yeni büyük kaynaklar ortaya çıkacaktır. Sen hele bir Ayasofya’yı aç ibatede ALLAH sana ödülün en iyisini verir. Başka bir yazımda görüşmek dileğiyle…

Sıddık Dalkılıç

05. 06. 2021

Cumartesi