"Bosna Hersek Tarihi ve Bilinmeyen Yönleriyle Aliya İzetbegoviç" temalı panel 24 Mayıs 2022 Salı günü Artvin Çoruh Üniversitesi’nde düzenlendi.
Rektör Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin'in oturum başkanlığını yürüttüğü panele Tarihçi-Yazar Yıldırım Ağanoğlu ve 20, 21 ve 22. Dönem İstanbul Milletvekili Dr. Hüseyin Kansu konuşmacı olarak katıldı.
Rektör Bilgin: “Bu Panel Ortak Tarih ve Kültür Birliği Bilincinin Yeni Nesillere Aktarılması Noktasında Bir İşaret Fişeğidir.”
Panelin oturum başkanı Rektör Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin, ortak tarih ve kültür bilinci ışığında geçmişten bugüne aktarılan mirasa ve gelecek nesillere aktarılacak miraslara değindi.
Rektör Prof. Dr. Bilgin programda özetle şu ifadelere yer verdi:
“21. yüzyılın önemli şahsiyetlerinden halk ozanı, eylem adamı ve aynı zamanda bilge kral olarak kabul edilen Aliya İzetbegoviç’in fikrî ve siyasi hayatı konusunda bize önemli bilgiler sunacak bir panele ev sahipliği yapmaktayız. Böylesi güzel bir etkinlikte bir araya gelmenin mutluluğunu yaşıyoruz. İletişim teknolojilerindeki gelişmelerin neticesinde dünya küçük bir köy hâline gelmiştir. Ancak teknolojinin gelişmesi ile birlikte sosyal, kültürel ve siyasi problemlerin de dünyayı keşmekeş hâline getirmeye başladığını son zamanlarda gözlemlemekteyiz. Ülkemiz parlayan bir yıldız gibi bu siyasi süreçte önemli bir rol üstlenmekte bölgesel ve küresel barışın ve istikrarın sağlanabilmesi için gayretler sarf etmektedir. Stratejik ve politik gelişmeler ışığında ülkemizin tarihten gelen keşif kolları olarak adlandırabileceğimiz dünyanın her bir köşesinde temsilcileri ve müşterek tarihi bağımızın bulunduğu bölgeler vardır. Azerbaycan, Bosna Hersek ve Asya’da Türk Cumhuriyetleriyle kültür ve medeniyet coğrafyamızdan gelen bağımız ve bağlantılarımız vardır. Ülkemiz, kurulan bağlar vasıtasıyla dünyada devam eden bu siyasi karmaşa ve stratejik gelişmelere karşı hazırlık yapmaktadır. Bu bağlamda medeniyet birliği, kültür birliği ve Türk - İslam birliği temasında ortak adımlar atmak önemlidir.
Tarihi anlamak sadece geçmişi bilmek ve geçmişte cereyan eden olayları sebep sonuç silsilesinde değerlendirmek değil aynı zamanda farkındalık sahibi bir neslin yetiştirilmesinde özel bir yere ve ehemmiyete sahiptir. Tarih bilinci geçmiş ve günümüz arasında bir köprü kurarak bugünü ve geleceği planlamak açısından da mühimdir. Bu bağlamda geçmişten gelen mirasın anlaşılması ve müşterek bağın güçlendirilmesi gerekir. Bunu gerçekleştirmek için de böylesi akademik çalışmalar ve kültürel faaliyetler elzemdir. Organize ettiğimiz bu panel bu yönde atılan bir işaret fişeğidir.”
Tarihçi-Yazar Yıldırım Ağanoğlu: “Bosna Hersek”
Panelde Tarihçi-Yazar Yıldırım Ağanoğlu “Bosna Hersek” temalı bir sunumunda Bosna Hersek’i tarihî, coğrafi, beşeri, ekonomik ve siyasi yönleriyle ele aldı. Osmanlı’nın kuruluş ve gelişme dönemlerinde Rumeli’de izlediği strateji ve bölge toplumları ile kurduğu ilişkiler hakkında notlar aktaran Ağanoğlu, Bosna Hersek’in Fatih Sultan Mehmet döneminde fethedildiğini bildirdi. Bosna Hersek’te ve bölgedeki Osmanlı eserleri hakkında bilgilere ve görsellere yer veren Ağanoğlu, “Bu eserler arasında çeşme, köprü, cami ve hamam gibi toplumsal ihtiyaçlara yönelik yapılar ön plana çıkmaktadır. Bu eserlere farklı dönemlerde inşa edilen Drina, Arslanağa ve Mostar köprüleri ile Saraybosna kalesi örnek verilebilir. Osmanlı Devleti’ne dâhil olduğu ilk dönemlerde sancak statüsünde bulunan Bosna Hersek siyasi ve stratejik önemi nedeniyle sonradan Beylerbeyliği statüsüne yükseltilmiştir.” dedi.
Bosna Hersek’in 17. yüzyıl ve sonrasında komşuları ve diğer uluslarla olan siyasi etkileşiminden de anekdotlara yer veren Ağanoğlu, “Farklı dönemlerde Venedik ve Avusturya-Macaristan akınları nedeniyle bölge sürekli baskına uğramıştır. Bölgede siyasi istikrar ve toplumsal barış tehdit edilmiş Müslüman Boşnak halkına karşı zaman zaman soykırıma varan saldırılar gerçekleşmiştir. Osmanlı arşivlerinde yer alan resmî kayıtlarda Bosna’ya bağlı kasabaların Sırplar tarafından yakılıp yıkıldığı belgelenmiştir. İlerleyen dönemlerde de Avusturya tarafından sınırlara müdahaleler yapılmıştır. Bölgedeki siyasi gelişmeler Osmanlı Rus Harbinin çıkış sebepleri arasında da yer almaktadır.” diye konuştu.
Yıldırım Ağanoğlu, Aliya İzetbegoviç dönemindeki Bosna Hersek’in siyasi ve ekonomik durumu hakkında da bilgiler aktardı. Bosna Hersek’in 1992’de bağımsızlığını ilan etmesi ile birlikte Sırplar tarafından bölgede katliam başlatıldığını ifade eden Ağanoğlu, “Boşnak halkı ve ordusu Aliya İzetbegoviç’in liderliğinde bu zorlu süreçten çıkabilmek için mücadele etmiş ve başarılı olmuştur. Ancak öncesinde katliamlara sessiz kalan Batı dünyası Boşnakların sağladığı ilerleme sonrasında barışı sağlayabilmek için girişimler başlatmıştır. Görüşmelerde dünyanın en garip anlaşmalarından biri olarak kabul edilen Dayton Anlaşması imzalanmıştır. Ülkemiz her zaman olduğu gibi bu süreçte de Bosna Hersek’e olan desteğini ve kararlı duruşunu korumuştur. Türkiye Cumhuriyeti yürüttüğü uluslararası ilişkilerle Bosna Hersek’in huzuru ve bölgenin barışı için çalışmalarını sürdürmektedir. Ülkemiz güçlü olduğu sürece Bosna Hersek’te bir daha savaş çıkmayacaktır.”
Dr. Hüseyin Kansu, “Aliya İzetbegoviç, Siyasi Kimliğinin Yanında Önemli Bir Mütefekkirdir.”
Dr. Hüseyin Aksu, panelde yaptığı konuşmada fikrî ve siyasi yönleriyle Boşnak lider Aliya İzetbegoviç’in hayatı hakkında bilgilendirmelere yer verdi. Bilge kral olarak kabul edilen İzetbegoviç’in çağımıza damga vuran büyük liderlerden biri olduğunu belirten Dr. Kansu, “Aliya İzetbegoviç, olayların peşinden sürüklenmek yerine tarih yazan, hem kendi halkına hem de dünyada barış arayışına yön veren liderlerdendir. Eğer Aliya İzetbegoviç ve onun kararlı tutumu olmasaydı bugün Bosna Hersek diye bir devlet olmayacaktı. Liderliğinin temelini oluşturan vizyonu elbette mütefekkir kişiliğinden geliyordu. Gençliğinden itibaren İslam, Doğu ve Batı kültürlerini anlamak için çabalayan İzetbegoviç, böylesine eşsiz bir sentezle dünyaya entelektüel bir bakış açısı kazandırdı.” dedi.
Aliya İzetbegoviç’in hayatı hakkında kısa notlar aktaran Dr. Kansu, “İzetbegoviç sosyalist Yugoslavya karşısında halkının özgürlüğü için mücadele vermiş, ilkeleri nedeniyle hapsedilmiştir ancak davasından asla vazgeçmemiştir.” ifadelerini kullandı.
Aliya İzetbegoviç’in hayatını ve Bosna Hersek’i betimleyen video gösteriminin de yer aldığı panel, konuk konuşmacılara Rektör Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin tarafından plaket verilmesi ve karşılıklı hediye takdiminin ardından sona erdi.
Programa Baro Başkan Vekili Tuncay Başer, Üniversite Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Ersoy, Üniversite Genel Sekreteri Dr. Öğr. Üyesi Muhammed Ardıç, İl Müftüsü Mesut Harmancı, protokolden davetliler, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.